İslami ve Katılım Bankalarının ESG'deki Rolü

Finansal aracılığın en büyük parçası olan bankalar, yalnızca bir toplum veya ülkede değil, küresel ölçekte sermaye akışında ve dağılımında en önemli rolü oynamaktadır.

Blog 14.07.2021, 17:43 03.08.2021, 12:08
İslami ve Katılım Bankalarının ESG'deki Rolü

Finansal aracılığın en büyük parçası olan bankalar, yalnızca bir toplum veya ülkede değil, küresel ölçekte sermaye akışında ve dağılımında en önemli rolü oynamaktadır. İnsanların birikimlerinin bankalar tarafından bir havuzda toplanması ve ardından sermaye ihtiyacı olan işletmelere yönlendirilmesi bankacılık kanalıyla gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla, sermaye temini ile sermaye tahsisi arasında köprü olarak işlev gören bankalar, ticari faaliyetlerin ülke çapında olduğu kadar küresel düzeyde de paydaşları olumlu veya olumsuz yönde etkileyebileceği bir konumdadır. Bu büyük rol, beraberinde büyük bir sorumluluk da getirmektedir. Sözkonusu sorumluluk ise toplumu olumlu yönde etkilemek ve yalnızca tek bir finans kuruluşunun hissedarına veya finansal kuruluşlar tarafından finanse edilen işletmelerin hissedarlarına yönelik değildir. Finansal kurum ve şirketlerin hissedarlarına ek olarak, fon sağlayıcılarını, yani mevduat sahiplerini, çalışanları, toplumu ve genel olarak tüm gezegeni de içerecek şekilde tüm paydaşlara yönelik olan bir değer yaratma yaklaşımının benimsenmesidir.

Fakir ve zengin arasındaki uçurumun büyümesi gibi sorunlar etkili işlevler gördü

Özellikle 2008 yılı küresel finansal krizi (GFC), fakir ve zengin arasındaki uçurumun büyümesi, iklim değişikliği, ırkçılık, gelir eşitsizliği ve bilhassa son zamanlarda da COVID-19'un ortaya çıkışını da içeren mali krizler serisi; çevre, sürdürülebilirlik ve yönetişim (ESG) konularını karar alma süreçlerine dahil etme konusunda etkili itici güçler olarak işlev gördü. Yeni tip koronavirüs (COVİD-19) salgını öncesinde, stratejik karar alım sırasında bu tür konuların değerlendirmeye alınması, kârlılık ve sosyal etki arasında bir denge olarak görülmekteydi ve ESG'ye ilişkin yatırımlar Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) kapsamına giriyordu. Bununla birlikte, salgın sırasında, ESG portföylerine yatırım yapan şirketler, emsallerinden daha iyi performans gösterdi ve ESG dışı portföylerden daha fazla kâr elde etti. ESG portföylerinin esnekliğine şahit olan gelişmiş ekonomilerdeki iş dünyası, toplumları kötü yönde etkileyen hususlardan taviz vererek kısa vadeli kazanımlar elde etmek yerine uzun vadeli değer yaratma konusunu göz önünde bulundurmaya başladı. Sonuç olarak, ESG konularının yönetim kurulu düzeyine taşınmasını ve ESG değerlendirmelerinin yönetim kurulu düzeyindeki kararların ayrılmaz bir parçası haline getirilmesini talep eden aktif yatırımcılardan ve vekil danışmanlardan güçlü ve yüksek sesler çıkmakta. 

Ayrıca, ABD'de bulunan menkul kıymetler komisyonu gibi birtakım yargı alanlarında görevli düzenleyiciler, paydaşlar ile istişare yoluyla, ESG'nin açıklama ve raporlama çerçevesi üzerinde titizlik ile çalışmaktadır. Zira bu tür çerçeveler, yatırımcıların güvenlerini kazanma, finansal kurumlar ve varlık yöneticileri üzerinde ESG portföylerini finanse etmeleri ve bunlara yatırım yapmaları konusunda daha fazla baskı oluşturmak için gerekli niteliktedir.

İslami ilkelere ters mal ve hizmetler İslami bankalar tarafından finanse edilmemektedir.

Tüm bunlar İslami veya katılım bankaları için neyi ifade ediyor? Daha büyük bir fırsat ve daha büyük bir sorumluluk. İslami/katılım bankaları, toplumları mevcut finansal sistemlerden doğan kötülüklerden arındırmayı amaç edinmiş kurumlar olduklarını iddia etmektedirler. İslami/katılım bankaları, faiz yasağını ve şeriat hukukunda izin verilmeyen diğer eylemleri halihazırda dikkate almalarının yanı sıra, ESG'ye ilişkin hususlar üzerinde daha fazla çalışmalı ve bu alanda finansal piyasaya öncülük etmelidir. Alkol, tütün, silah gibi insanlığa zararlı olduğuna inanılan konular, İslami/katılım bankalarında karar alma aşamasının dışında tutulmaktadır. İslami ilkeler doğrultusunda yasaklanmış ve zararlı oldukları kabul edilen bu türden mal veya hizmetler İslami bankalar tarafından finanse edilmemektedir. Benzer şekilde, yeşil sukuk ihracı sayesinde (geleneksel faizli tahvil/bonolara alternatif) İslami finans dünyasında da iklim dostu yatırımlarda artış görülmektedir. İslami finansın çeşitli yargı alanlarında vakfa (hayır/bağış) dayalı toplum yararına modeller de artmaktadır.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!

Gelişmelerden Haberdar Olun

@