Katılım Sigortacılığı Modelleri

İslami Finans 09.02.2018, 00:21
Katılım Sigortacılığı Modelleri

Ernst&Young (Ey) Türkiye Finansal Hizmetler Lideri Damla Harman

Finans piyasalarında yaşanan krizlerin getirdiği güvensizlik ortamında faizsiz finans araçları, önemli bir alternatif olarak her geçen gün daha fazla talep görmektedir. Bu hareketin bir ayağı olan sigortacılık sektörü de bu trende ayak uydurma ihtiyacı duymaktadır. Ülkemizde katılım sigortacılığı alanında faaliyet gösteren şirketler bulunmaktadır ancak, bu alanda bir tabana yayılmanın henüz gerçekleştiği söylenemez. Bu şirketler dünyada kabul görmüş olan katılım sigortacılığı modellerine göre faaliyet gösteriyor olsalar da bu faaliyetlerine dair bir yasal düzenleme 2017 yılı Eylül ayına kadar mevcut değildi. Yayımlanan “Katılım Sigortacılığı Çalışma Usul ve Esaslarını Hakkında Yönetmelik” ile katılım sigortacılığı faaliyetlerine dair önemli hususlar bir düzenlemeye tabi olmuş ve aynı zamanda bu alanda şirketlerden daha fazlasının beklendiği vurgulanmıştır. Katılım sigortacılığı faaliyetlerini konvansiyonel sigortacılık faaliyetlerinden ayıran en temel unsurlar; fonların faizsiz finansal araçlar ile değerlendirilmesi zorunluluğu ve katılım sigorta şirketinin, konvansiyonel sigortacılıkta olduğu gibi riski devralıp yöneten taraf olmak yerine, katılımcılar tarafından sağlanan katkı primlerinden oluşan fonun yöneticisi olmasıdır. Dünyada uygulanan başlıca 5 Katılım Sigortacılığı modeli bulunmaktadır. Bunlar: Mudarebe Modeli, Vekâlet Modeli, Hibrit Model, Vekâlet Vakıf Modeli ve Suudi Kooperatif Modelidir. 1. Mudarebe Modeli Bu modele göre, Katılım Sigortası Operatörü Rabbu’l-Mal olarak hareket eden katılımcılardan katılım miktarını kabul eder.

Anlaşma; katılım sigortası operatörü tarafından yönetilen sigortacılık operasyonlarından gelen kârın, Mudarebe ilkesine uygun olarak sermaye tedarikçisi olan katılımcılar ve girişimci olan katılım sigortası operatörü arasında nasıl paylaşılacağını belirler. Kâr paylaşımı, anlaşmayı yapan taraflar arasında karşılıklı olarak belirlendiği için 50- 50, 60- 40, 70- 30 gibi oranlarda yapılabilir. Genellikle anlaşmalar; hem katılım sigortası faaliyetleri hem de yatırım faaliyetlerinden iyi performans elde edilmesi hâlinde, katılım sigortası operatörünün iki kalemden de kâr payı almasına izin verir. Katılım Sigortası anlaşmasındaki belirsizlik unsurunu ortadan kaldırmak amacıyla, tabarru kavramı (vermek, katkıda bulunmak, bağışlamak) anlaşmaya dâhil edilmiştir. Katılımcı, ödemeyi kabul ettiği ya da garanti ettiği miktarın belli bir oranından, diğer katılımcıların bir kayba maruz kalması hâlinde, tabarru kavramı gereğince feragat eder. Tabarru; felaket, kayıp veya zarara maruz kalabilecek katılımcılara diğer katılımcıların içtenlikle yardımcı olmalarını sağlar. Mudarebe modeli, hem sigorta hem de yatırım faaliyetleri üzerinden katılımcılar (Rabbu’l-Mal) ve katılım sigortası operatörü (Mudarip) arasında yapılan bir sermaye yönetim anlaşmasıdır. 2. Vekâlet Modeli Vekâlet, katılımcıların katılımcı fonunun gerçek sahipleri olarak kaldığı bir acente anlaşmasıdır. Bu anlaşmada, katılım sigortası operatörü acente (vekil) olarak, katılımcı da vekâlet veren olarak yer almaktadır. Katılımcı (vekâlet veren), katılım sigortası faaliyetleri ve yatırım faaliyetlerini yönetmek üzere katılım sigortası operatörünü vekil tayin eder ve yetki verir. Bir acente olarak katılım sigortası operatörü, acente ücretini (vekâlet payı) almaya hak kazanır. Vekâlet modelinde, sigorta faaliyetlerinden ve yatırım faaliyetlerinden elde edilen kâr yine katılımcılara aittir. Katılım sigortası operatörü, katılım miktarından operasyonel masraflarını karşılayacak şekilde bir vekil payı belirler. Bu anlamda; elde edilen vekil payının yönetim masraflarından fazla olması hâlinde, katılım sigortası operatörü kâr elde edecektir. Katılım sigortası operatörü; katılımcı tarafından üstlenilen riski veya yatırım kâr/ zararını doğrudan paylaşmaz. Acente (vekâlet) anlaşması, katılımcılar ve katılım sigortası operatörü arasındaki ilişki yönetimi için yapılır. Bu nedenle, katılımcılar katılım miktarının önceden belirlenen bir yüzdesini katılım sigortası operatörüne öder. Katılım sigortası operatörü, katılımcı fonundan elde edilen yatırım gelirinden bir pay almaz. 3. Vekâlet Vakıf Modeli Pakistan’da popülerliğini kanıtlamış bir modeldir. Katılımcıların menfaati için hissedarlardan Vakıf’a bağış yoluyla bir tüzel kişilik oluşturulmasını zorunlu kılar. Bu modelde, katılım sigortası operatörü vakıf fonunu oluşturmak için bağış yapar. Fonun danışma komitesi tarafından onaylı yatırım araçlarına yatırımı yapılır ve getiriler katılımcıların yararı için kullanılır. Katılımcı fonu aynı zamanda vakıf fonunun da bir parçasıdır. Böylece, katılım sigortası operatörü ve katılımcıların bağışıyla vakıf fonu oluşturulmuş olur. Vakıf fonu  yatırıma yönlendirilerek elde edilen kâr aynı fona geri eklenecektir. Genellikle kâr paylaşımı anlamında Pakistan ve kurumsal vakıf modeli olmak üzere iki tür vakıf modeli bulunur. Pakistan modeli; bu modelde sigorta faaliyetlerinden elde edilen kâr katılımcı ya da operatöre dağıtılmaz, vakıf fonuna geri eklenir. Kurumsal vakıf modeli; bu modelde kâr payı dağıtım esasları, vakıf sözleşmesini yapan taraflar arasında belirlenir ve sözleşmede belirtilir. Vekâlet Vakıf Modeli’nin uygulanabilmesi için öncelikle katılım sigortası operatörünün vakıf fonuna bağışta bulunması gerekmektedir. 4. Hibrit Model: Mudarebe ve Vekâlet modellerinin birleşimidir. 5. Suudi Kooperatif Model: Kooperatif modeli Suudi Arabistan’da tek izin verilen modeldir

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!

Gelişmelerden Haberdar Olun

@