Türkiye'deki Bankacılık Sistemi Dünyadan Önde İlerliyor

Türkiye Finans Genel Müdürü Wael Raies ile katılım bankacılığı sektörünü konuştuk Röportaj: Merve Kantarcı Çulha   TKBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Finans Genel Müdürü Wael Raies ile katılım bankacılığı sektörünü ve...

05 Şubat 2018, 12:22
Türkiye'deki Bankacılık Sistemi Dünyadan Önde İlerliyor

Türkiye Finans Genel Müdürü Wael Raies ile katılım bankacılığı sektörünü konuştuk

Röportaj: Merve Kantarcı Çulha

 
TKBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Türkiye Finans Genel Müdürü Wael Raies ile katılım bankacılığı sektörünü ve Türkiye’nin bu anlamdaki yerini konuştuk. Raies ile gerçekleştirdiğimiz söyleşide; Türkiye Finans’ın 2017 yılını nasıl tamamladığını, bankanın 2018 yılındaki hedeflerini ve çalışma planlarını, Türkiye’nin İslami bankacılıkta geldiği noktayı, faizsiz finans sisteminin geleceğini ve KOBİ bankacılığı kapsamında Türkiye Finans’ın yaptığı çalışmaları konuştuk. 2018 hedeflerini anlatan Genel Müdür Wael Raies, bankanın 2018’de mevcut insan kaynağını güçlendirmeye devam ederken, inovasyon ve verimliliğe de odaklanacağına dikkat çekti.

1.Türkiye Finans’ın 2017 yılını rakamlarla değerlendirir misiniz? Türkiye Finans 2017 yılını nasıl tamamladı?

2017’nin üçüncü çeyreği itibarıyla, Türkiye Finans’ın toplam varlıkları 37,3 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Bankamızın, 3. çeyrekte finansal kiralama alacakları dâhil toplam kullandırılan fonların toplam aktifler içindeki payı yüzde 68 seviyesindedir. 3. Çeyrek itibarıyla 25,4 milyar TL fon kullandırarak reel ekonomiye katkıda bulunmayı sürdürdük. KGF aracılığıyla, tamamen yeni işletmelere kanalize edilen yaklaşık 3 milyar TL değerinde kredi sağladık. İlk dokuz ayda öz kaynaklarımız, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,8 artışla 3,99 milyar TL’ye yükselirken sermaye yeterlilik rasyomuz yüzde 18,3’e ulaştı. Yılın son çeyreğinde de bilanço performansımızdaki bu olumlu seyri sürdüreceğimize ve 2017’yi hedeflerimizi yakalamış olarak kapatacağımıza inanıyorum.

2. Türkiye Finans’ın önümüzdeki yıllar için yeni çalışma planları ve hedefleri nelerdir?

Türkiye Finans’ın tüm paydaşlarımız için yalnızca bir finans kuruluşu değil, aynı zamanda gerçek bir iş ortağı ve danışman olması için çalışıyoruz. 2018 için ana hedefimiz sürdürülebilir ve kaliteli büyümeye devam etmek. Hacimlerimizi büyütürken yeni müşteri kazanımını da sürdüreceğiz. 2018’de yeni ürün ve hizmetler geliştirmeye hız kesmeden devam edeceğiz. 2017’de yeni iş modelimizi başarılı bir
şekilde hayata geçirdik. Şu an itibarıyla, perakende ve ticari müşterilere ayrı ayrı hizmet veren uzman şubelerimiz vasıtasıyla mükemmel müşteri deneyimi odaklı bir hizmet sunuyoruz. 2018’de hizmet kalitemizi daha da iyileştireceğiz. Mevcut insan kaynağımızı güçlendirmeye devam ederken, inovasyon ve verimliliğe odaklanacağız. Temmuz 2017’de MT programımızı başlatıp ilk ekibimizi işe alarak insan kaynaklarımıza yaptığımız yatırıma devam ettik. 2017’nin başında onaylanan AR-GE merkezimiz ile inovasyona odaklandık ve rekabet gücümüzü artırmak üzere yeni projeler ürettik. Yeni ürün ve fikirleri araştırırken etik değerlerimizi ve katılım bankacılığı prensiplerine olan bağlılığımızı her zaman olduğu gibi korumaya özen gösterdik.

3. Türkiye’nin İslami bankacılıkta geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Dünya ile kıyasladığımızda ne durumdayız?

Bankacılık, dünyada ve Türkiye’de finans sektörünün en önemli unsurlarından biridir. Global ekonominin işleyiş prensiplerini göz önüne alırsak Türkiye’deki bankacılık sektörünü dünyadan ayrı tutmamız mümkün değildir. Teknolojik gelişmeler, bireylerin beklentileri, dünya ticaretinin değişen yönü her sektöre olduğu gibi bankacılık ve dolayısıyla finans sektörüne de etki ederek bu sektörün dönüşmesini sağlamaktadır. Türkiye’deki bankacılık sektörü ile bir yıla yakın bir süredir tanışıyorum. Gözlemlerim Türkiye’deki bankacılığın gerek insan kalitesi gerek teknolojik altyapı olarak dünyadaki benzerlerinden pek çok noktada daha ileride olduğu yönünde. Bankacılık sektörünün mevcut altyapısı, bilgi birikimi (knowhow) ve gelecek vizyonu ile diğer sektörlere de yol gösteren, onları eğiten bir koçluk misyonu olduğunu söylemek isterim.

4. Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın en büyük on ekonomisinden biri olma hedefi bulunuyor. Bu hedeften yola çıkacak olursak, katılım bankalarına bu konuda ne gibi görevler düşüyor?

Geçtiğimiz yıllarda Türk bankalarının desteğiyle yollar, köprüler, hastaneler, enerji santralleri gibi pek çok büyük altyapı projesi hayata geçirildi. Biz de sektörümüzün öncüsü olarak, yenilikçi ve müşteri odaklı yaklaşımımızla reel ekonominin itici gücü olan pek çok şirkete ve projeye finansman desteği sağladık ve sağlamaya da devam edeceğiz. Bugün de geleceğimiz için büyük önem taşıyan temiz enerji (Güneş Enerjisi Santralleri) projelerine verdiğimiz destekle tüm bankacılık sektörüne örnek olmaktan gurur duyuyoruz. Dolayısıyla 2023 hedeflerine giden yolda katılım bankalarına düşen en büyük görev yeni ürün ve hizmetlerle finansal çeşitliliğe katkıda bulunmak, bunun yanında reel ekonomiyi desteklemeye devam ederek sağlıklı büyüme zeminini canlı tutmaktır.

5. İslami finans sektöründe büyüme fırsatları nelerdir? Müslüman nüfusun buna etkisi var mı?

Modern ekonomi içerisinde katılım bankalarının ürün yelpazesinin ve rekabetçiliğinin, bir yandan kendi prensiplerimize sadık kalırken diğer yandan modernleşmesi gerektiğine inanıyorum. Bunu yapabilmek için de mevcut oyuncuların sektördeki algısının ve düzenlemelerin modernleşmesi lazım. Bu sayede müşterileri kendimize çekebilir, pazar payımızı artırabilir ve şu an sektör lideri konumundaki geleneksel bankalarla rekabet edebiliriz. En önemli büyüme fırsatı da burada, yani geleneksel bankalarla rekabet edebilme gücünde yatmaktadır.

Türkiye Finans KOBİ’lerin ödemeleri ve tahsilatları için hızlı ve güvenli pek çok çözüm sunuyor

6. Faizsiz finans sisteminin geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?

Sektörün geleceği katılım bankaları, Türkiye Katılım Bankaları Birliği, düzenleyici otoriteler, hükümet ve katılım bankalarının mevcut müşterilerinin sorumluluğundadır. Hayatta değişmeyen tek şeyin değişim olduğu felsefesiyle şunu söyleyebilirim ki, katılım bankalarının da değişmesi gerekiyor. Müşterilerimize fiziksel ve sanal yollarla erişebilmek adına farklı yaklaşımları benimseyerek, odak noktamıza müşteriye sunduğumuz hizmeti koymalıyız. Yeni ürün fikirlerine açık olurken etik değerlerimize ve kurallarımıza sadık kalmalıyız. Birliğimiz, düzenleyici kurum, mevcut müşteriler ve kamu kuruluşlarının tümü inovatif bir bakış açısı geliştirmeli. Çalışanlarımızı eğitmeli, bankalarımıza yeni çalışanlar ve yeni müşteriler çekmeliyiz. Türkiye Finans olarak yeni bir alana girebilmek adına “yeni mezunlara yönelik bir eğitim programı” başlattık. Katılım bankacılığına inovasyon getirebilmek adına geleneksel bankalardan kendimize yeni çalışanlar çekiyoruz. Sadece geleneksel bankaların bulunduğu şehirlerde ve bölgelerde bulunmaktan çekinmiyoruz. Yeni ürünler piyasaya sunuyor ve mevcut ürün portföyüne meydan okuyoruz. Buradan hareketle sistemin geleceği yeni ürün ve hizmetlerde diyebiliriz.

7. KOBİ bankacılığı kapsamında yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

Sizin için KOBİ’lerin önemi nedir? Türkiye Finans, KOBİ’lerin ödemeleri ve tahsilatları için hızlı ve güvenli pek çok çözüm sunuyor. Katılım bankacılığında bir ilk olan Fonlu Çek, Karekodlu Çek, Elektronik Çek Transferi Sistemi, Doğrudan Tahsilat Sistemi, Ticari Kart, Kıymetli Mal ve Para Taşıma Hizmeti, Findeks Paketleri ile risk yönetimi, Toplu EFT/Havale Sistemleri, Ekstre Gönderim Uygulaması gibi hizmetlere ek olarak; KOBİ’lerin günlük hayatlarında en sık ihtiyaç duydukları diğer pek çok işlem için onların yanındayız. SGK Ödemeleri, Fatura Ödemeleri, Vergi Tahsilatları, Motorlu Taşıtlar Vergisi, Kiralık Kasalar, Western Union, Cari Hesaplar, GSM TL Yükleme hizmetlerimiz mevcut. KOBİ’lere sunduğumuz bir diğer avantaj ise; katılım bankacılığında benzersiz bir hizmet olan Fonlu Çek; ödeme tarihinde keşidecinin cari hesabında yeterli bakiye bulunmaması durumunda, fonlama limiti dâhilinde çek bedelinin Türkiye Finans tarafından ödendiği, çek keşidecisinin ise önceden belirlenmiş uygun kâr payı ve taksitle finansman sağladığı bir ödeme yöntemidir. Bu hizmeti sayesinde şirketler keşide ettikleri çeklerin gözden kaçması ya da günlük ödeme planı içinde ödenmeme riskini yok edebilir ve nakit akışını daha iyi planlayabilir. Doğrudan Tahsilat Sistemimiz ise çok sayıda müşteri ile çalışan ya da bayilik sistemi olan firmaların peşin/vadeli tahsilatlarını hızlı ve garantili yapmasına olanak sağlıyor. Tahsilatlar Türkiye Finans garantisi altında otomatik olarak gerçekleştiriliyor. Otomatik muhasebe kayıtları ile şirketlerin operasyonel iş yükü, çek-senet takip maliyetleri ve hata payı azalıyor.

 

 

 

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!

Gelişmelerden Haberdar Olun

@