Austriacard Türkı̇ye Yüksek Güvenlikli Hizmetler Sunuyor
Austriacard’ın, ülkemizdeki hizmetlerini, çalışma prensiplerini ve ürünlerini Austriacard Türkiye CEO’su Burak Bilge’den dinledik. Austriacard, 123 yıllık global geçmişinden edindiği birikim ve deneyim ile müşterilerine yüksek...
Austriacard’ın, ülkemizdeki hizmetlerini, çalışma prensiplerini ve ürünlerini Austriacard Türkiye CEO’su Burak Bilge’den dinledik.
Austriacard, 123 yıllık global geçmişinden edindiği birikim ve deneyim ile müşterilerine yüksek güvenlikli akıllı kart hizmetleri ve yeni nesil dijital çözümler sunuyor. Bizler de kurumun ülkemizdeki hizmetlerini, çalışma prensiplerini ve ürünlerini Austriacard Türkiye CEO’su Burak Bilge’den dinledik.
Şirketin kuruluş öyküsünden bahseder misiniz?
Austriacard Türkiye, merkezi Viyana’da bulunan ve 123 yıllık geçmişi olan Austriacard AG’nin İstanbul’da kurulu ve 1996 yılından beri bankalar, e-para kuruluşları, belediyeler, kamu kurumları, oteller, hava yolu şirketleri, akaryakıt zincirleri gibi birçok farklı sektörden kuruluşa, yüksek güvenlikli akıllı kart hizmetleri ve çözümleri sunan iştiraklerinden biridir.
Visa, Mastercard, American Express, Discover, Troy gibi ödeme kuruluşlarınca sertifikalandırılmış, Türkiye’nin öncü kart kişiselleştirme operasyon merkezi ile bilgi güvenliği faaliyetlerini yürüten ACT Kart; son yıllarda Türkiye’de yaptığı maddi ve teknolojik yatırımlar ile ülkemizdeki pazar payını büyütürken, holdingimizin dijital dönüşüme dair yeni vizyonu doğrultusunda dijital güvenliğe yönelik yeni ürün ve hizmetleri de sunan finansal teknoloji şirketi olma yönünde emin adımlar ile ilerlemekte.
Austriacard Türkiye’nin yol haritası ve 2021 yılı hedefleri nelerdir?
ACT Kart olarak İstanbul operasyon merkezimizde her ay 2 milyon banka müşteri bilgisini işliyoruz. Bu bilgileri işlediğimiz yüksek güvenlikli üretim alanlarımızı, gelişen iş hacimleri ve çeşitliliği paralelinde büyütmek arzusundayız. Ayrıca grubumuzun dijital dönüşüm vizyonuna uygun geliştirdiğimiz dijital kanallardan‘’müşteri kimlik doğrulama’’ iş akışlarının güvenli şekilde gerçekleşmesini sağlayacak ‘’Dijital Onboarding’’ ürünümüzün Türkiye’de satışını gerçekleştireceğiz.
“Digital Onboarding” süreçleri ile ilgili ilk gelişme 2020 yılı Mart ayında yaşanmış, BDDK’nın yayımladığı “Bankaların Bilgi Sistemleri ve Elektronik Bankacılık Hizmetleri Yönetmeliği” ile “Müşterini Tanı (KYC)” ve “sözleşme” prosedürlerinin dijital kanallardan yürütülebilmesinin önü açılmıştı. Haziran ayında TBMM Plan Bütçe Komisyonuna gönderilen kanun teklifi ile müşteri edinim süreçlerinin, MASAK yükümlülüklerine uygun olmak şartıyla yüz yüze gelme ihtiyacı olmadan dijital ortam üzerinden yürütülmesinin önünü açacak düzenlemeler getirildi. Avrupa’da NBG (National Bank of Greece), Volksbank, Sparda Bank, DADAT Bank&Paybox ve Türkiye’de bulunan bir bankanın yurt dışı iştiraki ile gerçekleştirdiğimiz projelerimizi, Türkiye’de 2021 yılında ilgili kanunun yasalaşmasıyla demo aşamasında olduğumuz banka müşterilerimizle hayata geçirmeyi hedeflemekteyiz. Ayrıca günümüz dünyasında yaşanan gelişim ve dönüşümün finansal kuruluşların süreçlerine yansıdığını ve mevcut hizmet anlayışlarını daha yaratıcı ve fark yaratacak hale getirmeye zorladığını görüyoruz. Bu noktada, firmaların yükünü hafifletecek ve müşteri nezdinde farklılaşmasını sağlayacak çözümleri çeşitlendirerek sunmaya devam edeceğiz.
Bu kapsamda sunduğunuz ürün ve hizmetler nelerdir?
Günlük hayatı kolaylaştıran mobil çözümlerin ve dijital uygulamaların, COVID-19 sebebi ile de müşteri nezdinde kullanım oranının artması neticesinde, ödeme sistemleri sektöründe nakitsiz, “mobil cüzdan” uygulamalarının, temassız ödeme alışkanlıklarının ve giyilebilir teknolojilerin kullanım oranlarının artacağını söyleyebiliriz. 2019 yılında, hızlı ve pratik işlem yapmak isteyen müşterilerimiz için giyilebilir teknolojilere yönelik bir proje gerçekleştirdik. Bir spor organizasyonunun katılımcıları için, kollarına taktıkları bilekliklerde kullanılmak üzere, içinde uygun formatta temassız çip bulunan kartlar ve bu kartların yerleştirilebileceği formatta bileklikler hazırladık, organizasyon boyunca tüm ödemelerini temassız ve pratik şekilde yapmalarını sağladık. Bu kapsamda önümüzdeki dönem ödeme alışkanlıklarının değişebileceğini ve giyilebilir ürünlerin yaygınlaşabileceğini öngörüyoruz. Bu noktada plastik kartların hala son derece güvenli, pratik, yaygın ve ucuz bir ödeme yöntemi olduğunu eklemeden geçemeyeceğim, elbette alternatif metodların pazara girdiğini göreceğiz, ancak tüm dünyada gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz, temassız ödeme limitlerinin artırılması ile son derece kolaylaşan kartla ödemenin orta vadede azalmasını beklemiyoruz. Bunun yanı sıra ödeme kuruluşları benzersiz bir müşteri deneyimi sunmak amacıyla plastik olmayan tamamen metal özellikli kartları, lüks statü sembolü olarak yüksek segment müşterilerine bir süredir sunuyorlar.
Metal kartların dolaşımına baktığımızda son 10 yılda arttığını, 2015 yılında 5 milyon, 2018 yılındaysa 32 milyona yükseldiğini görüyoruz. Bu sayının 2021 yılında dörde katlanarak 128 milyona yükselmesi bekleniyor.Bununla birlikte kişiselleştirme işlemlerinin sadece lazer teknolojisiyle yapılabildiği metal kartlar temassız (dual inter¬face) kartlar olup ön yüz tamamen metal, arka yüzündeki metal ağırlığı azaltılarak üretilmektedir. Üretim teknolojisi konusunda endüstri lideri bir firmayla anlaşma sağladık ve birkaç önemli müşterimizle test aşamalarının ardından 2021 yılında metal kartları hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Son olarak Dijital Arşivleme ürünümüzden bahsetmek isterim. Müşterilerimizin operasyon yükünü hafifletecek kağıt sözleşme ve müşteri imzası taşıyan değerli evrakların tasnifi, taranması, fiziksel ve elektronik olarak saklanması konusunda geliştirdiğimiz Dijital Arşivleme ürünümüzü de öncelikli şekilde ürün gamımızda konumlandırıyoruz.
Austriacard Türkiye CEO'su Burak Bilge
Interview: Gültuğ Erdöl