Katılım Bankaları ve Geleceğin Dizaynı

Katılım bankacılığının Türkiye’deki gelişimine ve uygulamalarına, sektörde 30 yıla yakın bir süre aktif rol alarak hem hizmet hem de şahitlik eden Yunus Nacar; katılım bankacılığının dünü, bugünü ve gelecekteki rolüne...

19 Mart 2021, 16:20
Katılım Bankaları ve Geleceğin Dizaynı

Katılım bankacılığının Türkiye’deki gelişimine ve uygulamalarına, sektörde 30 yıla yakın bir süre aktif rol alarak hem hizmet hem de şahitlik eden Yunus Nacar; katılım bankacılığının dünü, bugünü ve gelecekteki rolüne dair engin bilgi ve tecrübelerini Katılım Finans’a aktardı. “Katılım bankaları geleceğin dizaynı ile ilgili bir çalışma yapılabilecek noktaya geldi.” diyen Nacar, bu role dair izlenimlerini paylaştı.

TÜRKİYE’DE KATILIM FİNANS SİSTEMİNİN KURULUŞ AŞAMALARINDA VE GELİŞİM SÜRECİNDE AKTİF ROL ALMIŞ BİR İSİM OLARAK EMEKLİLİK GÜNLERİNİZDEN BAHSETMEK İSTER MİSİNİZ?

Emeklilik dediğimiz olay bir bakış açısı. “Emekli oldum ben artık ne tecrübemi ne de emeğimi kullanmayacağım.” diye bir şey yok. Bunun İslami manadaki anlamı şu ki elinizde bir fidan var kıyamet kopuyor dikiniz. Dolayısıyla bizim anlayışımızda emeklilik diye bir olay yok. Bir yere bağlı bir bordro ile maaş almıyorum ama onun ötesinde Allah’a şükür topluma göstermek istediğim ve verdiğim emekleri bugün de devam ettiriyorum.

Bu süre içerisinde ben bankalardan ayrıldıktan sonra beş yıl Kiler Holding’de görev yaptım, bunun üzerinde yoğunlaştım. İmalathane, denizcilik, ticaret gibi pek çok şeyin olduğu Işıklar Holding’de üç yıl görev yaptım. Katılım bankacılığında 30 yıla yakın süre çalıştım. Sonrasında ise şu anda da görevime devam ettiğim Bezmialem Vakıf Üniversitesi’ne başladım ve yedi yıldır burada devam ediyorum. Önümüzdeki yıl seçilmezsem toplam sekiz yıl burada çalışmış olacağım.

DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE KATILIM BANKACILIĞININ GELDİĞİ NOKTAYA BAKARSAK, SEKTÖRDE 30 YILA YAKIN EMEĞİ BULUNAN BİR İSİM OLARAK ÖNGÖRÜLERİNİZ NELERDİR? SİZCE SÜREÇ NEREYE DOĞRU YÖNLENDİRİLMELİ?

Türkiye uygulamasına baktığımız zaman şunu ifade etmemiz lazım; katılım bankacılığının dönüm noktaları oldu. 2000 yılında batanlar battı, kalanlar kaldı... O bir dönüm noktasıydı. Bir de 1 Ocak 2006 çok önemliydi. Orada özel finans kurumları gibi çok düşük profilli katılım bankacılığı vardı. Yurt dışında teminat mektuplarımız kabul edilmez, banka yerine koyulmayız vs. Biz ne olduğumuz belli olmayan bir yapıdayken 2006’da katılım bankacılığı artık dünya literatüründe ciddi bir temele oturmuştu. Burada tabii Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın desteği ve yardımı ile bu noktalara gelindi. Sektörün önemli dönüm noktalarından bir tanesi de kamunun katılım bankacılığı sektörüne girmesi. Bu da çok önemli bir gelişmeydi.

İktisat; sınırsız ihtiyaçların sınırlı kaynaklarla en optimum seviyede karşılanması. Çok basit olarak insanın nefsi o kadar geniş ki sonsuz deniyor. İş nefsin terbiyesinden başlıyor, psikolojik olarak bunu çözmemiz lazım. İhtiyaçları belirlememiz, çözmemiz ve meşru hâle getirmemiz lazım.

İnsan ihtiyaçları sonsuz değildir, belli sınırları vardır. Demek ki bizim ihtiyaçları karşılayacak yeterli miktarda kaynaklarımız bulunmaktadır. Belki şöyle tarif edilmeli; insanların ihtiyaçlarının mevcut kaynaklarla en adil biçimde karşılanmasıdır. Ekonomi kendisine bunu dert etmeli. 

Katılım bankacılığının kaynakların dağıtımı noktasında görevli bir yapısı var. Katılım bankaları kendini böyle yorumlamalı. Biz ekonomik kaynakların dağıtımında görevli kurumlarız diye düşünmeleri lazım. Toplumun psikolojisini ve sosyolojisini iyi analiz etmeniz gerekiyor. Bu yüzden psikolog, sosyolog, din âlimi gibi farklı branşlardan in- sanların olacağı çalışma grubunuzun bulunması elzem.

Katılım bankacılığı mantık itibarıyla şunu düşünmeli; Kur'an’da sıkça geçiyor “Karz-ı Hasen veriniz. Eğer ödeyemiyorsa mühlet veriniz. Mühlete rağmen ödeyemiyorsa bağışlayınız.”

KATILIM BANKACILIĞININ SOSYOLOJİYİ DOĞRU ANALİZ EDEREK BUNLARA UYGUN ÜRÜN/HİZMET VE YAKLAŞIM MODELİ GELİŞTİRMESİ, GAYRİMEŞRU SÜREÇLERE KARŞI DOĞRU ZEMİN OLUŞTURMASI VE CEVAP VERMESİ GEREKTİĞİNİ SÖYLÜYORSUNUZ.

Müşterilerimizi iyi bilmemiz, onları yetiştirmemiz lazım. Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) olarak bu alanda çok ciddi bir çalışma yapılması, katılım bankalarının da buna destek vermesi ve çıkan kararlara da uyulması gereken bir yapının oluşturulması şart. Onun için ben diyorum ki katılım bankaları geleceğin dizaynı ile ilgili bir çalışma yapılabilecek noktaya geldi. Katılım bankalarının toplumun nabzından etkilenmek değil, toplumun nabzını etkileyecek bir yapı kurması lazım.

Karz-ı Hasen dediğimiz ölmüş müesseseyi nasıl tanzim edebiliriz? Bunu nasıl kurumsal hâle getirebiliriz? Sorusunun cevabını muhakkak verebilmeliyiz. En önemlisi de katılım bankacılığı enstrümanları İslami yapıya uygun mu değil mi? Bunun araştırılması lazım.

Şu anda katılım bankaları, kuramsal ve uygulama noktasında uygun bir çalışma ortamında mı? Bunları mutlaka TKBB, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile birlikte analiz etmeli.

Bu konuda kafa yormuş İslam âlimlerinin de çok önemli görev ve sorumlulukları var. Tüm tarafların katılım bankacılığının dünü bugünü ve yarınını analiz edip yanlış noktalarını tespit etmesi, düzeltilmesi gereken alanları düzeltmesi, hiç olmayan alanların nasıl kurulacağına bakması gerekir. Katılım bankacılığının geleceğine ilişkin bir revizyon komitesi kurulmalı ve bu komite vasıtasıyla katılım bankalarının gelecek vizyonundan sapması önlenmeli.

SEKTÖRDE ÇALIŞAN 17 BİN PERSONEL VAR. LİTERATÜR GELİŞİYOR. BU ALANDA KARİYER HEDEFLEYEN GENÇLERE NE SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?

Bizim müşterilerimiz farklıdır ve biz onları eğitmeliyiz. Onlar da bizim bayrağımızı yükseltmeli; kazanmalı ve kazandırmalı. Banka çalışanlarının ve mensuplarının yetkin olması çok önemli. Bu işi bilen, anlatan, yön veren, müşteriler üzerinde etkili kişiler olması lazım. Müşteri gelip bir şey anlattığı zaman not tutup işletmesine gidebilecek ve ona bir şey katacak insanlar olmalılar.

Ben hep şunu gördüm: Biz tecrübeliyiz yeni gelenler ise bilgili. Son bilgiyi öğrendi onlar. Ekonominin dijital tarafını, yönetim tablolarını bizden daha iyi biliyorlar, son versiyonu okumuşlar. Üniversitedeki idealist arkadaşların katılım bankacılığında çalışma niyeti varsa bu yönde kendini geliştirmeleri lazım.

Röportaj: Mustafa Özkan

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!

Gelişmelerden Haberdar Olun

@