Katılım Endeksi, Bireysel Emeklilik ve Borsada Yatırım Fonları

Katılım Endeksi 02.04.2018, 02:34
Katılım Endeksi, Bireysel Emeklilik ve Borsada Yatırım Fonları

Albaraka Türk Gayrimenkul Portföy Genel Müdür Yardımcısı Avşar R. Sungurlu

Katılım bankacılığının ülkemizde 1980’lerin ortalarına uzanan bir geçmişi var. Her ne kadar başlangıçta özel finans kurumları olarak kısıtlı bir faaliyet imkânları olsa da bu süre zarfında bankacılık alanında hatırı sayılır bir birikim oluştuğunu söyleyebiliriz. Diğer taraftan, yatırım ürünleri açısından bakıldığında ise katılım finans bu alana çok daha gecikmeli dâhil olmuştur. 2003 yılında ilk hisse senedine aracılık işlemleri, 2004’te ilk faizsiz yatırım fonları, 2006’da Dow Jones işbirliği ile dünyanın ilk faizsiz borsa yatırım fonu ile başlayan tecrübe birikimi, 2011’de Katılım Endeksi’nin yayınlanmasına vesile olmuştur. Katılım Endeksi, Borsa İstanbul’da işlem gören ve aynı zamanda katılım finans kriterlerine uygun şirketlerin hisse senetlerinin fiyatlarından ve getirilerinden hesaplanan bir borsa endeksidir. Endeks katılım bankalarının inisiyatifi ve desteği ile oluşturulmuştur ve Borsa İstanbul tarafından hesaplanmaktadır. Endeks her ne kadar yalın bir ürün olsa ve hesaplanması kolay görünse de yıllar süren bir tecrübe ve bilgi birikiminin sonucudur. Nitekim yayınlanmaya başladıktan sonra gerek katılım finans sektöründen, gerekse konvansiyonel kurumlardan kabul görmüş, birçok faizsiz yatırım yapan kurum Katılım Endeksi’ni esas almaya başlamış, başta yatırım fonları olmak üzere kurumsal yatırımcılar endeksi karşılaştırma ölçütü olarak kullanmış, içtüzüklerine, izahnamelerine ekleyerek stratejilerinin bir parçası haline getirmişlerdir; hatta Katılım Endeksi’nin replikasını yapanlar bile olmuştur. Katılım Endeksi’nin önemi bu alanda ilk kez bir standardın oluşmasıdır. Nitekim başlangıçta hisse senetlerine yatırım, hangi hisse senedi uygun, hangisi değil, nasıl alınıp-satılacak, nelere dikkat etmek lazım ve sair birçok konuda tereddütler ve tartışmalar varken, Katılım Endeksi sonrası bu tereddütlerde ciddi azalma olmuş ve endeks kuralları neredeyse endüstri standardı haline gelmiştir. Elbette her alanda olduğu gibi bu da gelişime açık bir konudur ama katılım finans esaslarına uygun yatırımlarda artık yatırımcıların önemli bir referansı bulunmaktadır. Bu yıllara kadar önemli olan nokta katılım finans dünyasında yatırım ürünü olarak pratikte hisse senedi dışında bir ürün bulunmamasıydı.

Fon yöneticilerinin piyasadaki beklentilere göre varlık dağılımı yapabilecekleri, en azından hisse senedinden çıkıp yatırımlarını yönlendirebilecekleri bir ürün yoktu. Bu da fonlar dâhil olmak üzere katılım finans sektöründe yatırım ürünlerinin gelişimi önünde önemli engellerden biriydi. Nihayet 2012’nin sonlarına gelindiğinde uzun süredir beklenen gelişme yaşandı ve Hazine Müsteşarlığı tarafından Türkiye’nin ilk kamu kira sertifikası ihraç edildi. Bu katılım finans dünyası için en az Katılım Endeksi kadar önemli bir dönüm noktasıdır. Nitekim bu ihraç önemli bir referans niteliği kazanmış, bu ihracı birçok özel ihraç takip etmiştir. Özel ihraçların tamamına yakını katılım bankası ihraçlarıdır. Gerek kamu ihraçları gerekse özel ihraçlar önemli miktarda talep görmüştür. Bu ürünün çıkması ile birlikte artık portföy yöneticilerinin kullanabileceği en temel varlık dağılım araçları; yani hisse senedi ve kira sertifikası katılım finans alanında da kullanılabilir hale gelmiş oldu. Bu gelişmenin neyi tetiklediğini biliyoruz; katılım emeklilik fonlarını. Son yıllarda faizsiz emeklilik fonları, katılım finans dünyasının en hızlı büyüyen alanı oldular.
Halen de ciddi bir büyüme oranına sahipler. Özellikle devletin verdiği yüzde 25’e kadar katkı payı teşviki ve son yıl alınan bireysel emeklilik planlarına çalışanların otomatik katılımı kararı ile bu alanın daha da büyümesi bekleniyor. Burada elbette büyüyen kurumsal yatırımcıların yeni yatırım ürünü talebinde de artış olacaktır. En önemli kalem kamu kira sertifikaları olsa da, faizsiz yatırım ürünlerinde artış bu büyümeyi destekleyecektir. Bu yeni ürünler arasında gayrimenkul ve girişim yatırım fonlarını sayabiliriz. Nitekim yeni mevzuat otomatik katılım emeklilik fonlarının yüzde 10’a kadar bir pozisyonlarını bu ürünlere yatırmasını öngörmektedir. En büyük gayrimenkul yatırım fonu kurucusu Albaraka Portföy, mevcut üç fonunu da borsaya kote ettirerek ilk kez bu yatırım fonlarını borsaya getiren kurum olmuştur. Daha önce borsada işlem gören borsa yatırım fonlarından farklı olarak bu ürünler payları karşılığı portföydeki varlıklarının değişimine imkân vermezler ve nitelikli yatırımcıya yönelik ürünlerdir. Fonlar Borsa İstanbul nitelikli yatırımcı işlem pazarında işlem görmektedir.
Albaraka Portföy’ün arkasından diğer kurumların da gelmesi beklenmektedir. Fonların borsada işlem görmesi hem bu ürünlerin likiditesini artıracak, hem de emeklilik yatırım fonları başta olmak üzere yatırımcıların alternatif ürünlere yatırımını kolaylaştıracaktır.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!

Gelişmelerden Haberdar Olun

@