Kayıptan Kaçınma Önyargısı ve Katılma Hesapları

Katılma hesaplarına fonlarını yatıran müşteriler, katılım bankasıyla kâr zarar ortaklığı yapmış olurlar

Blog 14.07.2021, 17:57 03.08.2021, 12:01
Kayıptan Kaçınma Önyargısı ve Katılma Hesapları

Bu yazıda, davranışsal iktisat/finans literatüründe yer alan “kayıptan kaçınma önyargısı (loss aversion bias)” kavramından hareketle, katılma hesaplarına yönelik bir değerlendirme yapılması amaçlanmaktadır.

Katılma hesaplarına fonlarını yatıran müşteriler, katılım bankasıyla kâr zarar ortaklığı yapmış olurlar

Katılım bankalarının fon toplama yöntemleri arasında katılma hesapları bulunmaktadır.  Katılma hesapları, söz konusu bankalara yatırılan fonların bu kurumlarca kullandırılmasından doğacak kâr veya zarara katılma sonucunu doğuran, hesap sahibine yatırdığı fonlar karşılığında önceden belirlenmiş herhangi bir getirinin garanti edilmediği ve ayrıca hesaba yatırılan anaparanın aynen geri alınma garantisinin olmadığı, kâr-zarar ortaklığına dayanan vadeli hesapları ifade etmektedir.

Önceden belirlenmiş sabit bir getiri garantisinin olmaması ve ayrıca kâr-zarar ortaklığına dayanması nedeniyle zarar edilmesi durumunda anapara garantisinden yoksun olması durumlarını göz önüne aldığımızda, katılma hesaplarının özellikle getiri konusunda hassas olan müşteriler açısından cazip bir yatırım seçeneği olmayabileceği gündeme gelmektedir. Bu noktadan hareketle, müşterilerin katılma hesaplarına yönelik bakış açılarını ve yatırım alternatifi olarak katılma hesaplarını tercih etme durumlarını açıklayabilmek adına davranışsal iktisat/finans literatüründe yer alan “kayıptan kaçınma önyargısı (loss aversion bias)” kavramını kullanmanın faydalı olabileceği düşünülmektedir.

Katılma hesaplarındaki anapara azalma ihtimali müşterilerin davranışlarını etkileyen bir unsurdur

Kişilerin kayıp halinde hissettikleri acının/üzüntünün, aynı miktardaki bir kazancın hissettireceği hazza/mutluluğa göre daha fazla olduğunu, bireylerin kayıplara daha duyarlı olduklarını ve insanların tercihlerini belirleyip, davranışlarını şekillendiren baskın unsurun zarardan kaçınma durumu “kayıptan kaçınma önyargısı (loss aversion bias)” olarak ifade edilir. Böylece katılma hesaplarında var olan kâr zarar ortaklığı özelliği bağlamında zarar etme riskinin söz konusu olması nedeniyle anaparanın azalması ihtimalinin kişilerin davranışlarını etkilediğini söylemek mümkündür.

Özellikle getiri oranına duyarlılığı yüksek olan, anaparada azalma ihtimaline sıcak bakmayan, yatırdığı paranın satın alma gücünün korunmasını önemseyen ve risksiz kazanç elde etmek isteyen müşteriler açısından kayıptan kaçınma önyargısı ön plana çıkabilir. Bu yüzden de katılma hesaplarının bu tür müşteriler açısından riskli bir ürün olarak değerlendirilebileceğini ifade etmek mümkündür. “Türkiye Hanehalkı Finansal Algı ve Tutum Araştırması” kapsamında ulaşılan bulgular incelenecek olursa, açıklamalarımızı destekleyen verilere ulaşmanın mümkün olduğu görülmektedir. Söz konusu araştırmaya göre, yatırım aracı seçiminde “yatırım aracının getirisinin yüksek olması” faktörünün yüzde 65 ağırlığa sahip olduğu, “yatırım aracının riskinin düşük olması” faktörünün ise yüzde 62 ağırlığa sahip olduğu görülmektedir.

Öğr. Gör. Ramazan Baş

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!

Gelişmelerden Haberdar Olun

@